Benim de cevabını birçok kere merak ettiğim ancak araştırmadığım bir soru bu aslında.
Matematikte ‘X’ neden hep bilinmeyeni temsil eder?
Sonuç itibariyle, hasbel kader olsa da öğrendim.
Gelin size de anlatayım.
Sizlerin de bildiği üzere Matematik, yani namı-diğer Cebir Milattan sonraki birkaç yüzyıl içerisinde Pers, Arap ve Türk alimlerce dünyaya kazandırılmış bir bilim dalıdır. Hatta bizim cebir (İngilizce: Algebra) dediğimiz Matematiğin Arapçası da Al-Jabradır.
11-12. yüzyıllarda matematik bilgisinin yazılı olduğu kaynaklar İspanya üzerinden Avrupa’ya giriş yapmışlar. Bu önemli bilgi kaynaklarının Avrupa dillerine çevrilmesi işlemi de doğal olarak İspanya’da başlamış.
Lakin İspanyol tercümanların çözmesi gereken bir sorun varmış ki; bu sorun X’in neden bilinmeyen olarak kullanıldığının da yanıtıymış aynı zamanda.
Malumunuz, Arapça’da Avrupa dillerince telafuz edilmesi güç birçok ses ve Arap alfabesinde yine Latin alfabesi ile yazılamayan kimi sesler var.
İşte o noktada baş suçlu ortaya çıkmış. Şin harfi! ???
Bu harf aynı zamanda ‘şey’ anlamına gelen arapça Şeylan (???)?? kelimesinin de baş harfi.
Arapça cebir metinlerinde ve formüllerinde Şin ve Şeylan birçok yerde kullanılmakta olup, çeviriyi yapan alimlerin en büyük sorunu bu ‘ş’ sesini verebilecekleri bir harfin İspanyolcada olmamasıymış!
Bu alimlerde nedendir bilinmez, Eski Yunan alfabesinden bizdeki “K” sesini veren Kai harfini ortaya atmışlar.
İşte dananın kuyruğunun koptuğu nokta ise Kai harfinin şeklinde yatmaktaymış:
Devam eden süreçte İspanyolca olan bu metinler başka bir Avrupa diline tercüme edilirken, bahsi geçen Kai harfi direkt olarak ‘X’ şeklinde aktarılmış.
Sonuç itibariyle süreç şu şekilde ilerlemiş:
Velhasıl, geçen onca zaman ile birlikte şey kelimesinin baş harfi bir garip yol izleyerek ‘X’ harfine dönüşüvermiş!