Daha önce yazdığım bir yazıda (2050?ye Kadar) 2020 ? 2030 yılları arasında fiziksel paranın kalmayacağı yönünde fikrimi ortaya atmıştım.
Gelişmelere bakılırsa bu tahminimin tutarlı çıkması çokta zor görünmüyor.
Ülkelerin finansal politikaları, finansal kuruluşların stratejileri ve teknoloji firmalarının yenilikleri ortada elle tutulur paranın kalmayacağını işaret etmekte.
Yakın zamanda Silikon Vadisinde gerçekleştirilen yarışmada en iyi start-up şirket ödülünü kazanan Dynamics Inc.?in lansmanını yaptığı Card 2.0 isimli kredi kartı, kişisel bankacılık alanındaki kuralları değiştirmeye aday bir buluş konumunda.
Bu kredi kartı, üzerinde şifre butonlarını bulundurabiliyor, aynı anda birden fazla karta dönüşebiliyor, güvenlik için kart numarasını (numaralarını) saklayabiliyor, vs?
Ödül olarak 1M USD?yi kapan şirket bakalım bu yaratıcı fikri iş fikri olarak kullanabilecek mi?
Bu gelişmeyle paralel olarak ülkemizde de uygulanacağı hakkında haberlerin yaygınlaşmaya başladığı yeni nesil kredi kartı hakkında 2 sene önce yazdığım yazıya da bir göz atın isterseniz. (Online Güvenli Alışveriş)
Ayrıca bir başka ödeme aracı olarak kullanılması olası cep telefonlarının da (NFC teknolojisi ile) en geç bir yıl içerisinde ülkemizde kullanılmaya başlanacağının bilgisini de vermiş olayım.
Bundan 10-15 sene öncesine oranla çok daha fazla ödeme aracımız ve bireysel olarak kullanabileceğimiz finansal ürünler var hayatımızda.
Kredi kartları, vadeli/vadesiz hesaplar, bonus, puan, altın ,vs biriktiren hesaplar ve kredi kartları, temassız ödeme yapabilen kartlar, emeklilik planları, mobil cihazlarla yapılan ödemeler, sanal kredi kartları, uluslar arası ödeme sistemleri, vs..
Hal böyle iken tüm bu hesapları ve ürünleri kontrol etmek, tek elden yönetmek imkansız oluyor.
Finansal işlemlerin standartları dünya çapında net ifade edilip oturtulmuşken (IBAN nolar, Swiftler, Kredi kartı standartları, vs) teknolojik açıdan bireysellere yönelik oluşturulan uygulamalar ne yazık ki ülkemizde kurum bazlı çözümlerle sınırlı kalmış durumda.
Finansal kurumların kendi çözümleri var (İnternet şubeleri, cep şubeleri, mobil aplikasyonlar) ve her biri için ayrı ayrı takip gerekli.
Teknolojik altyapının Avrupa?nın dahi ötesinde bulunduğu Bankacılık sektörümüzde bence bireysel kullanıcılar için çok büyük bir eksiklik bu durum.
Tüm işlemlerimi kayıt altına alıp, yaptığım harcamaları kategorilerine göre raporlayabilen, gelecekteki nakit akışımı tahmin edebilen, bütçemi oluşturmamda yardımcı olup aktif dönemde bütçe kontrolümü sağlayabilecek bir program Türkiye?de çok iş yapabilir düşüncesindeyim.
Bir de bu uygulamanın mobil aplikasyonu yapılırsa çok çok daha faydalı olur.
Dünyada bu ihtiyaca cevap veren mint.com diye bir kuruluş olduğunu biliyorum. Ancak sadece ABD için hizmet veriyor.
Sonuç itibariyle ortada elle tutulur, fizikisel para kalmadıkça nakit para kullanmaya alışık nesil, hesabını yapmakta zorlanmaya devam edecek gibi görünüyor. Bu zorluğu aşma aşamasında entegre bir finansal takip sistemi kaçınılmaz konumda olacak.
Günün Sonu:
?Paranın yüzü sıcaktır? söylemi yakın gelecekte geçmişte kalacak.