1. Değişmeyen tek şey değişimin kendisidir.
2. Değişim dışında her şey değişir.
Aslında iki cümle de anlam bakımından birbiri ile aynı.
İlk cümleye bakacak olursak, özünde tutarsız,
kendi kendini çürüten bir cümle aslında.
Bir paradigma.
Karmaşık, anlaşılması birinci planda zor.
İkinci cümleye bakarsak, gayet düzgün, anlaşılır ve net.
Sonuç itibari ile mana açısından her iki cümle de aynı nihayi noktaya varıyor.
Peki sizce Heraklietos bu cümleyi, ilk değilde ikinci haliyle sarf etseydi, bu kelimeler yüz yıllar boyu söylene gelirler miydi?
Bence HAYIR!
İki cümle arasındaki en büyük fark, ilkinin duyan kişiyi düşünmeye sevk etmesi, olduğu kanısındayım.
İşte bu yüzden ne söylediğin değil, nasıl söylediğin önemli…