Üniversiteler aslında hayatın ?Beta? versiyonu konumundalar.
Bilinçli bireyler bu son deneme sürümünü gerçeğine atılmadan önce en verimli şekilde kullanmalılar.
Üniversite nüfusu yenilikçi olmayı alışkanlık haline getirmeli. Yenilikçilik, akademik disiplinleri ne olursa olsun bir şekilde öğrencilerin kafasına kazınmalı.
Bu kazıma işlemi elbette üniversite yönetimlerince ders konuları üzerinden aktarılabilir.
Ancak tepeden inen bu yöntem elbette ki istenen verimi vermeyecektir.
Üniversitelerde öğrencilere direkt ulaşacak birimler bu konuya ağırlık vermelidir.
Bu noktada en etkin birimler ise öğrenci kulüpleridir
Üniversitelerde inovasyon üzerine öğrenci kulüpleri, toplulukları kurulmalı.
Bu kulüplerin amacı tüm öğrencilere -hangi bölümden olursa olsun- profesyonel hayatlarında yenilikçilik vizyonunu kazandırmak olmalı.
Ülkemizdeki üniversitelerde farklı isimler altında kurulu kimi oluşumlar var ancak hiç biri tam anlamıyla yenilikçilik üzerine odaklanmış durumda değiller.
İster tıp ister inşaat mühendisliği ister işletme ister öğretmenlik hangi disiplinden olursa olsun öğrenciler üniversiteden mezun olurken yenilikçiliği alışkanlık haline getirmiş olmalı.
Bu sayede önce birey sonra kurum (varsa) ve devamında ülkenin gelişimine asgari seviyede katkıda bulunabilirler.
Bu konuya açıkçası büyük önem veriyorum. Konu hakkında fikir paylaşımında bulunmak isteyen veya destek talep eden üniversite öğrencileri baskalasim.com üzerinden benimle iletişime geçebilirler.
Günün sonu:
Yenilikçilik alışkanlık haline gelmeli?
akademik bilgi aktarımı sürecinde yenilikcilik, yeni bakıs acısı ögretilmesi gereken en önemli noktalardan biri bencede ögrenciler kuram üzerine kuram okuyorlar, ktap üstüne kitap deviriyorlar ama sonuc o kiapların ve kuramların benimsenip papagan seklinde tekrarlanmasından baska birsey olmuyor ne yazıkki .oysa, okuramlarda insan yapımı ve önder olmalarının tek farkı yenilikçi görüsleri.siz neden önder olmayasınız?